Salacak - 2011 |
Bu hafta biraz şekerli bir fotograf, bir "hayat güzeldir" fotografi paylaşayım. Amatör sıfatını seve seve kullandığım, hele yaptıklarım aman sanat olarak değerlendirilsin kaygısı hiç taşımadığım için şekerli fotograf paylaşmaktan pek de gocunmuyorum (ama kötü olduğunu düşündüğüm fotografı da asla göstermem). Uzun süre çekmeyi hayal ettiğim bir fotograftı bu aslında. Ve çekim hiç de göründüğü kadar kolay değildi. Salacak'ta kayaların aşağısına, su seviyesine kadar inmek lazım bu açı için. Daha yüksekten çekilirse kayalar ve arka planın arası açılıyor, fotografın ortası boş denizle doluyor. Peki suya kadar indik, balıkçıllar öyle güzel güzel poz veriyor sanıyorsanız yanılırsınız. Bütün kuşlar gibi sürekli tetikteler, gözler hep üstümde, hiçbir hareketim dikkatlerinden kaçmıyor. Ben de 90mm objektife rağmen yine bayağı yakınım. Çooook ağır hareket ediyorum, gözlerim önüme bakıyor, sadece göz ucuyla hareketlerini takip ediyorum. Yine son derece yavaş makinayı gözüme kaldırıyorum, huylandıklarını hissediyorum. Bir, iki derken, 13 kez deklanşöre basmışım. Sadece bir karede en sol ve sağdaki kuşların gagası belirginken ortada kayda değer bir hareket var. Arka fonda Sultanahmet, Ayasofya ve Topkapı, denizde ise biri eski biri yeni (Suhulet mi?) iki arabalı vapur.
Bu demir ve taşların neyin kalıntısı olduğunu bilen var mı?
Meraklısı için teknik bir muhabbet:
Leica M6 makinada 90mm optik. Kodak Tmax400 filmi 1:2 sulandırılmış Ilford Perceptol'da, 24 derecede 13 dakika yıkadım. Negatif çok güzel:
Yine klasik test şeritleriyle (daha eski postalarımda test şeritlerinden çokça bahsettim) poz için iyi bir başlangıç noktası buldum: 3.5 numara kontrast filtresiyle 14 saniye. Bu pozla yaptığım düz baskıda karenin sol kısımlarının biraz açık kaldığını (artık çekim anındaki ışık durumuyla alakalı bir sonuç), yani ton dağılımı açısından biraz daha denge gerektiğini gördüm. Keza gökyüzü de azıcık daha ton ister diye düşündüm.
Düz baskı |
Aşağıdaki baskı planında gösterdiğim şekilde, bir karton parçasını kırmızı hattan ok yönüne doğru hareketle 3 saniye daha, ardından aynı kartonla mavi hattın üstüne 3 saniye, ve son olarak göğün üst kısımlarına, kareyi birazcık üstten kapatmak için, 2 saniye daha poz verdim.
Baskı diyagrami |
Yukarıdaki diyagramla ne demek istediğimi daha iyi anlatabilmek için yine size özel minik bir video hazırladım.
Bu sefer video kamerayı agrandizörün arkasına yerleştirdim. Yoksa gökyüzüne ekstra pozu nasıl gösterebilirim ki? Haliyle fotograf ters gözüküyor. Tık tık saniyeleri sayan yine metronom.
Fiber tabanlı 24x30cm ebatındaki Ilford Multigrade karta, Kodak Dektol kart banyosu kullanarak yaptığım baskı aşağıda:
Son yıkama öncesinde |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder