|
Yeni Cami, Eminönü, 2013 - Kodak Tmax100 film ve SPUR Acurol-N film banyosu |
Fotografın üst yarısı tam 350 yıldır aynı yerde duruyor, alt yarısından ise ne hayatlar akıp geçti!
Efendim, ilk gösterişli(!) cümleden sonra bu yazının kalanı tamamiyle teknik olacak. Baştan uyarayım da, ilgilenmeyen bundan sonrasıyla vakit kaybetmesin. Özetle, Kodak Tmax100 ve Rollei Ortho25 filmleri, ve SPUR Acurol-N film banyosu ile ilgili deneyimlerimi, düşüncelerimi yazacağım.
SPUR'un "
HRX3 New" film banyosu hakkında daha önce yazmıştım. Aylar önce SPUR'dan test etmem için başka iki ürün daha gönderdiler. Hangi ara ürün test edebilecek saygınlığa ulaştım anlayamadım gerçi ama bu blog çok da kötü olmasa gerek ki güvendiler. Elime 50ml'lik minik şişesinde Acurol-N film banyosu ve iki makara orta format Rollei Ortho25 film geçti. Web sayfalarında "Keskinlik Sansasyonu" sloganıyla bu ikilinin reklamı vardı, ben de haliyle merak ediyordum.
Hiç ISO12 hızındaki bir film ile fotograf çekmeyi denediniz mi? Şöyle söyleyeyim, Rollei Ortho25 filmin Acurol-N'deki hızı ISO12-16 civarında ve makinaya taktığım ilk makarayı bitirmem, yani topu topu 12 kare çekmem aylarımı aldı :) Tabii bunda elimdeki iki filmi en iyi şekilde değerlendirme isteği de önemli rol oynadı; deklanşöre basmadan önce on kez düşündüm.
İlk makara Ortho25'i yıkadığımda sonuç ne yazık ki hiç tatmin edici değildi. Sanki film emülsiyonu problemli gibiydi. SPUR'la sorun hakkında yazıştık ve sağolsunlar önerilerde bulundular. Ben bütün film banyolarım için damacana içme suyu kullanıyorum, bu kez de öyle yapmıştım. SPUR ise Ortho25 film ile mutlaka saf su kullanılmalı deyince bunu aklımın bir kenarına not ettim, makinaya ikinci filmi taktım ve yine ancak uygun konu bulunca fotograf çektim, çoğunlukla sehpa kullandım.
Eminönü'de alt geçitten çıkıp Yeni Cami önündeki meydana vardığımda orta format Rolleiflex makinada iki tane Ortho25 karesi kalmıştı. Bu fotograf fena olmayabilirdi; sehpayı çıkarttım, bir köşeye sıkıştım, son kareleri pozladım. Ardından hemen Kodak Tmax100 film taktım ve ondan da birkaç kare çektim. Çünkü Tmax100'ün Acurol-N'de ne sonuç vereceğini de görmek istiyordum.
Burada izninizle genişçe bir parantez açıp Tmax100'e geçeyim, yazının sonunda da Ortho25'e döneyim. Tmax100 kullanmış okuyucu bu film hakkında ne düşünüyor çok merak ediyorum (yazabilirsiniz... çekinmeyin). Ben şahsen yıllardır bir türlü sevemedim, çünkü tonları özellikle D76 veya XTOL gibi yaygın kullanılan film banyolarında gözüme hiç hoş görünmüyor. Halbuki o muhteşem çözünürlüğünden dolayı hep kullanma isteği duyarım. Tmax100 bence akütans film banyosu istiyor, Rodinal gibi mesela. Akütans banyoları D76 vb banyoların aksine greni inceltmiyor, bunun yerine kenar keskinliğini arttırıyor. Tmax100'de gren zaten son derece ince olduğu için bunu daha da inceltmeye çalışan bir banyo pek anlamlı değil. Onun yerine keskinlik etkisini arttırmak bana göre daha iyi sonuç veriyor.
Acurol-N anladığım kadarıyla akütans sınıfından bir film banyosu. En azından 1+50 gibi son derece yüksek sulandırma oranından dolayı ben öyle bir çıkarımda bulundum. SPUR'un web sayfasında "ince gren, yüksek keskinlik ve sıradışı bir plastisite" vaat ediliyor. Acurol-N ile dört Tmax100 filmi yıkadım (sonunda da banyo bitti, 50ml bir yere kadar yetiyor). Sadece dört film ile elde edilen tecrübenin güvenilirliği tartışılabilir elbette ama sonuçlar tek kelimeyle muhteşem. Keskinlik olağanüstü, tonlar güzel, aydınlık alanlar ise kontrol altında, uçup gitmiyorlar. Bizim memlekette Acurol-N kolayca bulunsun isterdim gerçekten.
|
Acurol-N ile yıkanmış Kodak Tmax100 film (büyütmek için tıklayın) |
Baştaki fotograf Tmax100 negatifinden yaptığım bir baskı. Aşağıda ise bu Tmax100 karesinin ortasından bir kesit bulabilirsiniz. Agrandizör kafasını en tepeye çıkartıp - bu durumda baskı boyutları 44x44cm - ortada duran adamdan küçük bir baskı aldım. Bunu da 300dpi'da tarayıp hiç küçültmeden buraya koydum. Özellikle caminin penceresindeki kafes tellerinin dahi belli olduğuna dikkatinizi çekmek isterim.
|
Tmax100 & Acurol-N detay (büyütmek için tıklayın) |
Bir sonraki detay ise bu kez saf su kullandığım ve gayet düzgün çıkan Ortho25 negatifinden (peş peşe çekilmiş filmler olduğunu hatırlatayım). Yine pencere tellerine bakarak çözünürlüğün Tmax100'e kıyasla çok az daha iyi olduğunu söyleyebiliriz. Grene açısından ise,Tmax100'de 44x44cm'lik baskıda gren çok az belli olmaya başlıyor. Ortho25'te ise aynı boyutlarda gren yok!
|
Rollei Ortho 25 & & Acurol-N detay (büyütmek için tıklayın |
Sonuçlar etkileyici olmasına etkileyici ama yine de Ortho25'in kolay bir film olduğunu söyleyemeyeceğim. En başta düz durmuyor bir türlü, inatla perma yapılmış saç gibi rulo oluyor. Ayrıca fiziki olarak çok hassas olduğuna dair şüphelerim var. Mesela ıslakken emülsiyon çok yumuşak olduğundan mıdır emin değilim, bazı yerlerde temastan kaynaklanan çizilmeler oluşabiliyor gibi geldi bana. Nitekim aşağıdaki Ortho25 karesinin sağ üst köşesinde gökyüzünde ciddi çizikler var. Dediğim gibi, bunlar altı üstü iki filmden çıkan deneyimler; ısrarlı çözüm arayışları belki bu filmi evcilleştirebilir.
|
Acurol-N ile yıkanmış Rollei Ortho25 film (büyütmek için tıklayın) |
Gren ve çözünürlükte en iyinin peşinde koşan, hep sehpa kullanan fotografçı için bahsettiğim zorluklarına rağmen Rollei Ortho25 denemeye değer bir film olabilir. İki stop yüksek hızından (Acurol-N'de EI50) ve Acurol-N ile ulaştığı ton güzelliğinden dolayı Tmax100 bana daha çok uyan bir seçenek.
Şimdi diyeceksiniz ki, memlekette ne Ortho25 film var ne de SPUR'un film banyosu, niye anlattın bu kadar. Ne diyeyim, dünyada ne var ne yok bilmekten zarar gelmez bence.
Son olarak en baştaki fotografın baskısını, yani Acurol-N ile banyo edilmiş Tmax100 negatifinden 30x40cm Forte Fortezo karta yaptığım baskıyı paylaşayım:
|
Büyütmek için tıklayın |