24 Mayıs 2012 Perşembe

Yağlı Direk - Akçakoca

Akçakoca - 2011

Akçakoca festivalinde bir yağlı direk kuruluyor ve gençler bunun ucundaki ödüle ulaşmak için birbirleriyle yarışıyorlar. Fotografı festivalden sonra çektim. Ödül gitmiş, yağlı direk kalmış, gençler hala tadını çıkarıyorlar. Biraz da fotografçı için hünerlerini sergiliyorlar J

Meraklısı için bazı teknik detaylar:
35mm makina. 28mm optik. Ilford Delta100 film. XTOL film banyosu.

Negatif
Kimi meşhur fotoğraf inanılmaz fiyatlara satılırken o fotoğrafın negatifinin pek bir kıymeti olmuyor. Anlaşılabilir nedenleri var. Ne de olsa fotoğrafın fiyatını yükseltenler zengin koleksiyonerler. Bunların da negatiften pek bir şey anladıklarını sanmıyorum. Anlasalar bile negatifi çerçeveleyip duvara asmanın bir anlamı yok. O negatiften yeni baskılar elde etmek de onlar için pek cazibeli değil çünkü genellikle “vintage print” denilen, fotografçının kendi elinden çıkmış, onun ellerinin tuttuğu, nefesinin dediği, belki de moleküllerinden bir kısmının hala tutunduğu özgün baskıdır asıl istedikleri J

John Loengard’ın, “Celebrating The Negative” kitabının önsözünden şu cümleleri alıntılıyorum: “…Sotheby’s müzayede evi negatif satışını reddediyor, çünkü negatif için alıcı yok…Paul Strand’ın negatifleri bir kitabın basımı için kullanıldıklarında $200’a sigortalandılar. Strand’ın bu negatiflerden yaptığı baskılar ise $200.000’a sigortalandı…Cornell Capa: ‘Koleksiyonerlerin negatif almalarını istemem. Ellerindeki baskı daha değerli olsun diye negatifi yok ederlerdi’...”.

Öte yandan, SB film kullanan fotografçı için negatif her şeydir. Negatif, bir nesne olarak bile benim için güzeldir. John Loengard, Edward Weston’un meşhur biber fotoğrafının 8x10 inçlik negatifini görünce “ışığın gümüş kristallerini olağanüstü güzellikte dizişi karşısında nefesim tutuldu” derken sanırım benzer şeyler hissediyordu.

Plastik karta 14x21cm'lik küçük bir baskı ile fiber tabanlı 30x40 Ilford Galerie karta 20x30cm'lik baskı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder